Dünyanın gözü Paris'te devam eden Yaz Olimpiyatları'nda. 200'den fazla ülkeden binlerce sporcu, farklı branşlarda madalya için yarışıyor. Olimpiyatlara hazırlık ve müsabaka sürecinde öne çıkan en önemli konulardan biriyse sporcuların ruh sağlığı. Özellikle genç sporcuların zorlu şartlar altında hazırlandığı ve yarıştığı etkinliklerde, akıl sağlıklarını koruyabilmeleri için yeni yöntemler tartışılıyor.
BBC Türkçe'de yer alan habere göre; ABD'nin olimpik jimnastik takımıysa bu soruna yaratıcı bir çözüm getirdi: Terapi köpekleri. 4 yaşındaki Beacon (Yol gösterici, fener), ABD jimnastik takımının terapi köpeği. Takımın bu "gizli kahramanı", sporculara müsabaka ya da antrenman öncesi stres atmada yardım etmek için özel olarak eğitildi. Beacon'ın sahibi ve eğitmeni Tracey Callahan Molnar, BBC'nin Happy Pod adlı podcastına konuk oldu. Molnar, Beacon ve diğer terapi köpeklerinin sporcuların profesyonel hayatlarında yarattığı farka dikkat çekti. Molnar, "En güzel etkileşim, ben sustuğumda ve [Beacon ve sporcu] baş başa kaldığında oluyor. Bu, jimnastikçinin Beacon'ı sevmesi demek olabilir. Bazıları onunla konuşuyor. Bazıları benimle de konuşuyor. Genel olarak [Beacon] kiminle birlikteyse onunla çok yakından ilgileniyor" dedi. ‘
Bazen ona hayır demek oldukça zor’
Beacon, insanlarla vakit geçirmek ve yaşadıkları zorlukları aşmada onlara yardımcı olmak için yetiştirilmiş bir profesyonel. Ama sahibi, insanların yardımına koşmanın 4 yaşındaki bu Golden Retriever'ın doğasında olduğunu söylüyor. Callahan Molnar, Beacon için "Çok insan canlısı bir görünümü var. Bazen ona hayır demek oldukça zor" dedi ve ekledi:
"Beacon'ı aldığımda onun da hayvan terapisine dahil olmak isteyeceğini umdum. Gerçekten bunun için yaratılmış. Doğasında var. İnsanlarla tanışmaya bayılıyor. İnsanlara karşı sezgileri çok yüksek. Birine gider, biraz yaklaşır, bir patisini bacaklarına koyar. Dikkatlerini çekip 'Bana odaklan, beni sev' der.”
Kendi de eski bir jimnastikçi olan eğitmen, hayvan terapisinin profesyonel rekabetçi spor disiplinlerinde yaygın şekilde uygulanması gerektiğini savunuyor. Callahan Molnar, "Hayatta ve sporda akıl sağlığı çok önemli. [Hayvan terapisi], sporculara bu konuda destek olma yollarından biri. Herkesin ilk tercihi olmayabilir. Ama neden bunu bir seçenek olarak sunmayalım? Umarım diğer disiplinler ve ülkeler bunu örnek alır" dedi. Molnar, jimnastikçilerin Beacon ile çok iyi anlaştığını ve takımın hayvan terapisi konusunda attığı adımdan memnun olduklarını söyledi. Jimnastik takımındaki ekip arkadaşlarını bir an olsun yalnız bırakmayan Beacon'ın, bir düşkünlüğü var: Zeytin. Callahan Molnar, Güney California'nın zeytin ağaçları arasında büyüyen Beacon'ın gördüğü her zeytini ağzına atmadan duramadığını ancak "uslu bir köpek" olduğundan, daha sonra bu zeytinleri yutmadan bıraktığını söyledi.