Küba'da Halk Yıllar Sonra Sokağa İndi Rejim İle Birlikte Şarkı Savaşları Başladı!

Geçtiğimiz günlerde uluslararası basında da yer aldığı üzere, Küba'da 1994 yılından yani yaklaşık 27 yıl sonra halk sokaklara dökülüp rejimi protestoya başladı. Bununla beraber tabii halk ile rejim arasında Küba'nın kültürüne uygun olarak şarkı savaşları da başladı. Biz bu yazıda size ulusal medya haricinde Küba'da yaşanan şarkı savaşlarına dikkat çekeceğiz. 

 

Geçtiğimiz günlerde uluslararası basında da yer aldığı üzere, Küba'da 1994 yılından yani yaklaşık 27 yıl sonra halk sokaklara dökülüp rejimi protestoya başladı. Bununla beraber tabii halk ile rejim arasında Küba'nın kültürüne uygun olarak şarkı savaşları da başladı. Biz bu yazıda size ulusal medya haricinde Küba'da yaşanan şarkı savaşlarına dikkat çekeceğiz. 

 

Öncelikle protestocuların şarkısı! 

 

Protestocuların Küba devletini protesto ederken söyledikleri şarkı Patria y Vida  (Memleket ve Yaşam). Bu şarkı Fidel Casto'nun devrim sırasında söylemiş olduğu Patria o Muerte (Ya Memleket ya Ölüm) lafına gönderme yapan bir şarkı. Bu şarkıya baktığımız zaman sosyal medyada protestocuların yaydıkları videolarda bu şarkı Küba'nın önemli bir simgesi olan şari Jose Marti'nin fotoğrafı ile başlıyor. Ama arkasından George Washington'un resmi çıkıyor. Şarkıda Küba devriminin artık ölmüş olduğunu, ruhunun kaybolduğunu ve insanların artık birşey hissetmediğini anlatıyor. Tabii 60 yıllık diktatörlük rejimine eleştirileri sıralıyor. 

 

kuba da sarki savaslari 1

 

Ayrıca şarkıda imgelenen bayrağa baktığımızda bu bayrak da 1900'lerin başında kullanılan eski Küba bayrağına dönüşüyor. Küba bayrağı tahmin edebileceğiniz gibi 1900'lerin başında büyük bir ABD mandasıydı. Bu düşünce uzun zamandır Komünism'in verdiği zararlardan dolayı uzun zamandır devam ediyor aslında. Klibin başlangıcı Castro'nun torunlarından birinin Mercedes sürerken kendi videosunu çekmesi ile başlıyor. Tabi zor durumda olan halk da yöneticilerinin ve yakınlarının böyle yaşamasını eleştirmeye başlıyor. Bu video yayınlandıktan kısa süre sonra Küba'nın Barcelona ve Madrid elçiliklerinde sürekli protestolar düzenlenmeye başladı. 

 

Bu şarkıyı savunan eylemcilerin yüzlerindeki Amerikan maskesi bize şunu gösteriyor: Bu şarkıyı savunan kitle aslında yeniden Amerikan mandasına geçilmesini gereken düşünceyi savunan kitle. Bu da aslında bize Küba'daki bu eylemi bizzat Amerika'nın desteklediğini gösteriyor. 

 

Küba Devletinin bu şarkıya cevabı! 

 

Patria o Muerte por la Vida şarkısı ise Küba devletinin diğer şarkıya cevap olarak ortaya koyduğu bir şarkı. Castronun lafını değiştirmeden almış sonuna por la vida eklemiş yani, Yaşam için ya memleket ya ölüm. Şarkıyı 5 ayrı Küba'nın ünlü sanatçısı (Raúl Torres, Annie Garcés, Dayana Divo, Karla Monier,  Yisi Calibre) söylemiş. Fakat şarkının dili çok ağır ve eylemcileri "kukla" "ülkesini satan" "hipokrat" "hain" "imparatorluk (amerikaya referans) çalışanı" olarak nitelendiriyor. Bunlar çok ağır ithamlar ve gerçekten faşist birinin söyleyeceği sözler. Bu görüşte dikkat çeken bir diğer unsur ise Youtube'da bir şarkıyı dislike (beğenmeme) oranı like (beğenme) oranına göre çok yüksek. 

 

kuba da sarki savaslari 2

 

Şimdi durumu değerlendirdiğimizde eylemciler dünyanın bir kısmının sahip olduğu seçme, konuşma ve en azından daha iyi yaşam koşullarında yaşama imkanlarını istemeleri doğal. Küba hala tek parti rejimi ile yönetilen ülke. Türkiye devrimden 20 sene sonra çok partili rejime geçti. Fakat Küba devriminin üzerinden 60 sene geçti.  Fakat tüm sorumlu komunist parti de diyemiyoruz çünkü dünyanın hiçbir yerinde olmayan çok büyük bir ekonomik yaptırım var ülkenin üzerinde. Amerika ile uzaktan bile alakası olan (hatta dolar ile iş yapan) herhangi bir şirketin Küba ile ticaret yapması durumunda Amerika devletinden büyük miktarda ceza yiyor, lisansı elinden alınıyor. Amerika Küba'ya yardım yapan ülkelerin bile hemen biletini kesiyor. Bu Amerika'nın ön ayak olduğu dünya çapında çok büyük bir ambargo. 90'lara kadar Rusya destek oluyordu ama sovyetler dağılınca rusyanın gücü çok azaldı, Amerika'ya kafa tutamamaya başladı. Bu yüzden ülke 90'larda kalmış gibi.  

 

Şimdi size Küba'ya uygulanan ambargo ile ilgili güncel bir örnek vermek gerekirse; Küba dünyada ilk kendi Koronavirus aşısını üreten ülke oldu. Fakat aşıyı halkına vuracak şırınga bulamıyorlar çünkü şırınga üreten tüm firmaların Amerikayla şöyle yada böyle bir bağlantısı var. Bu da aşıyı ilk bulan ülkelerden biri olsalarda bunu satacak durumları olmadığını bize gösteriyor. 

 

İşte protestocuların yayınladığı şarkı ve arkasından devletin protestocuların şarkısına verdiği cevap şarkısı;