Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı'nın verileri açıklanırken, açıklanan verilere göre çiftçi sayısı Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en düşük seviyelerine geriledi. 

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı'nın verileri açıklanırken, açıklanan verilere göre çiftçi sayısı Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en düşük seviyelerine geriledi. Son dönemde artan ekonomik kriz esnafın ve üreticinin kepenklerini peşi sıra kapatmasına neden olurken Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı'nın verilere göre çiftçi sayısı Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en düşük seviyelerine geriledi.  

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı’nın (TEPAV) hazırladığı istihdam izleme bültenine göre Türkiye'de çiftçi sayısı ilk kez 500 binin altına geriledi. Sosyal Güvenlik Kurumu’nun Ocak 2022 verileri dikkate alınarak, TEPAV tarafından hazırlanan istihdam izleme bültenine göre, ocak ayında sigortalı çalışan sayısı yıllık olarak yüzde 5.1 (1.1 milyon) artarak, 22.2 milyona geldi.

Milli Gazete'nin haberine göre, sigortalı çalışanların oranında ve esnaf sayısında büyük bir artış meydana geldi. Tarlada çalışan çiftçi sayısı ise ilk kez 500 binin altına kadar düştü. Türkiye'de toplam 493 bin çiftçinin olduğu bildirildi ve haberde şu soru soruldu: "80 milyonu 500 bin kişi nasıl doyuracak?”

SİGORTALI İŞÇİ ARTIŞI EN DÜŞÜK SEVİYEDE

Sigortalı ücretli çalışanların yüzde 52,5'ini oluşturan imalat, toptan ve perakende ticaret ve inşaat sektörlerindeki istihdam artışı, en düşük seviyede gerçekleşti. İmalat sektöründe yıllık yüzde 7,4, toptan ve perakende ticaret sektöründe yüzde 3, inşaat sektöründe ise yüzde 0,2 artış görüldü. Bu rakamlar, "yılın en düşük seviyesi" olarak nitelendirildi.

ÇİFTÇİ SAYISI 500 BİNİN ALTINDA

SGK'nın ocak ayı verilerine göre, Türkiye'deki çiftçilerin sayısı yüzde 13,2 düşerek 493 bine geriledi. 75 bin kişinin çiftçiliği bıraktığı tespit edildi. Buna karşılık esnaf sayısında ciddi bir artış yaşandı. Yüzde 9,1'lik bir artış ile 210 bin kişi esnaflığa giriş yaptı. Çiftçi sayısındaki düşüşün sebebi olarak, tarımsal üretim maliyetlerindeki artışlar ve yüksek gıda fiyatları öne sürüldü.