İnsanların Çok Daha Uzun Bir Yaşama Sahip Olamamalarının Nedeni Galiba Bulundu Dinozorlar!

Tüm insanlar yaşlanıyor. Çünkü bu biyolojimizin bir parçası ve taş çatlasın en fazla 120 yıl yaşıyoruz. Ancak tüm hayvanlar yaşlanma sürecinden geçmiyor. Tüm hayvanların bünyeleri bizde olduğu gibi zamanla çöküşe götürmüyor.

 

Fenoreporter - Dış Haberler Servisi

 

İnsanlar 30 yaşına ulaşınca, ölüm riski her 8 yılda bir 2 katına çıkıyor. 100 yaşına kadar ulaşma şansınız olsa bile, ölüm tehlikeniz her yıl daha da yükseliyor. Ölüm riski yükseldikçe sağlık sorunları da artıyor: Kasların erimesi, idrak sorunlarının ortaya çıkması, görme ve işitme sıkıntısı ve bir çok başka problem. Tüm bunlar yaşlanmanın ürettiği sıkıntılar. İnsanın yaşlanmasının onca sorunlu olmasının nedeni, yeni bir varsayıma göre, atalarımızın dinozorlar çağında ortaya çıkmaya başlaması.

 

Önce bir gerçeği vurgulayalım: İnsan bir memeli hayvan. Ama öbür memeli hayvanlara göre daha uzun yaşıyor. Ömür açısından insanı geçen tek memeli var: Balina. Daha ilginci, birçok sürüngen, balık ve karada veya suda yaşayan diğer hayvanlar yaşlanma belirtisi göstermiyorlar. Örneğin kaplumbağa, kaya balıkları, salamenderler…

 

77 sürüngen ile su canlısını kapsayan bir araştırma bu canlıların büyük bir bölümünün yaşa bağlı olarak ölüm oranlarının artması gibi bir sonuç vermediğini gösterdi. Sanki bu hayvanlar hiç yaşlanmıyorlarmış gibiydi. Bu hayvanların bir bölümü, örneğin kaplumbağalar ise uzun ömürde insana fark atıyorlardı.

 

Bu türleri çok uzun zaman diliminde incelersek, belki yaşlanma süreçlerini yavaş yavaş öğrenebileceğiz. Ancak, örneğin ortalama 400 yıl yaşayan bir Grönland köpek balığını nasıl bu kadar uzun zaman diliminde gözlemleyebileceğiz?

 

Bugün için söyleyebileceğimiz bilimsel kanıtlar şunlar: Sürüngenler, deniz canlıları, balıklar, sadece memelilerden daha uzun yaşamakla kalmıyor, ayrıca çok daha yavaş yaşlanıyor. Daha ilginci bazı türler hiç yaşlanmadığı gibi, dişileri yıllar geçtikçe daha çok yumurta bırakıyor.

 

Peki, dinozor farkı ne? Şöyle. Tüm canlılar, memeliler gibi evrim baskısıyla karşılaşmadılar. Örneğin, Yeni Zelanda’da yaşayan ve kertenkele ile timsah arası bir tür olan “Tuatara” 250 milyon yıl önce bu saydığımız benzerlerinden ayrıştılar. Çok ağır evrim geçirmesi nedeniyle “Yaşayan fosil” olarak tanımlanıyorlar.

 

“Tuatara”lrın 100 yıldan fazla yaşıdkalır ve insana göre çok daha yavaş ihtiyarladıkları belirlendi. Galiba yaşlanmayı önleyen genlerini koruyabildikleri için. Bizim yaşam süremiz ise evrim tarihimizin dinozorlarla başlayan tarihiyle çok yakın ilişkili.



Etiketler: